Şerif KUTLUDAĞ

Şerif KUTLUDAĞ

Hayır’da hayır vardır değerli okurlarım

Bu başlığı niye attım derseniz?

10 Şubat 2025 tarihli www.aydın24haber sitesinde ”Aydın’da depremzedeler için hayır çarşısı kuruldu!..” başlıktan dolayı bu başlığı attım.

Aydın İl Müftülüğü ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Aydın Şubesi tarafından, 6 Şubat depremlerinde yıkılan cami ve Kur’an kurslarının yeniden inşası için “Deprem Bölgesine Bir Tuğla da Senden Olsun.” Denilerek hayır çarşısı kurulur.

Öncelikle “kermes” kelimesini kullanmayıp da “Hayır Çarşısı” gibi sıcacık bir duygu çağrışımı yaptıran, Türk Medeniyeti’nin ve güzel Türkçemizin güzel bir ifadesini seçtikleri için Aydın İl Müftülüğü ve TDV yetkililerini kutluyorum ve kendilerine teşekkürler ediyorum…

Büyük Selçuklu Devleti, Anadolu Selçuklu Devleti, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti’nde şehirlerin kalbi olagelmiştir çarşılar.

Bizim Türk-İslam Medeniyetinin hayata yönelik olarak oluşturduğu alış veriş merkezleri vardır çeşitli isimlerle anılan:

Ör: Bedesten, Arasta, Uzunçarşı, Kapalıçarşı,

Bedesten;Osmanlıda, kumaş, mücevher ve çeşitli kıymetli eşyaların alım satımının yapıldığı, eşit büyüklükte kubbelerle örtülü, bir çeşit kapalı çarşı olup bu yapıların ilk örneklerine 13. yüzyıl başlarında Anadolu'da rastlanmıştır. Afyon, Amasya, Ankara, Bergama, Bursa, Edirne, İstanbul, İzmir Kızlarağası Kastamonu Cem Sultan, Kırklareli Hızır Bey , Konya, Rüstempaşa, Trabzon, Tire, Uşak, Sivas, bedestenleriyle meşhur olan şehirlerimizdir.

Arasta: Çarşılarda aynı tür işi yapanların yer aldıklarısokak, bölüm vb için arasta kelimesi kullanılırdı: Havlucular Ararstasıi Bakırcılar arastası vb.

Uzunçarşı isimlendirilmesi Kapalıçarşı teriminden önce kapalı çarşı adı verilen mekana verilen isimdir. Halen Nazilli’nin ve Bursa’nın en meşhur çarşısı olan “Uzunçarşı”nın adı da bu geleneği hatırlatmaktadır

Kapalıçarşı: Denildiğinde akıllara hemen İstanbul’a bulunan ve dünyanın en büyük çarşılarından birisi olarak kabul edilen Kapalıçarşı’da 4.000 dükkanın yer aldığı bilinmektedir. Bu dükkanlarda 25.000 kişi çalışmaktadır. Çarşının en kalabalık olduğu anda da içeride 500.000 kişi bulunduğu varsayılmaktadır.

Bu çarşılar sadece alış veriş merkezi olmayıp aynı zamanda şehirlerin kalbidir. İletişim merkezidir, sosyalleşme merkezidir.

Hayır: “iyi olmak, iyilik etmek, üstün olmak, üstün kılmak” gibi anlamlara gelen “hyr” kökünden türemiş olup “iyi” yahut “iyilik” mânasında ve şerrin karşıtı olarak kullanılmaktadır..

Hayır kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de 176 yerde geçmektedir.

Kur’ân-ı Kerîm ve hadislerle diğer İslâmî kaynaklarda hayır kelimesi malî fedakârlıklar olmak üzere her türlü yardım severliği ifade eden bir anlamda kullanılmaktadır. Müslümanların bu tür faaliyetlere teşvik edilmesi, erken dönemlerden itibaren müslümanlar arasında güçlü bir dayanışma ruhu geliştirmişve çeşitli kişi ve kuruluşlarca başta vakıf müessesesi olmak üzere dârüşşifâ, dârüleytam, dârülaceze, dârüşşafaka, imaret, sebil, köprü, cami, mektep ve medrese gibi kamuya hizmet veren birçok hayır eserinin meydana getirilmesini sağlamıştır.

Hayır kelimesi etrafında oluşan bu tarihsel gerçeklik günümüzde Kızılay, Yeşilay, Çocuk Esirgeme Kurumu, yetiştirme yurtları, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları gibi çağdaş yöntemlerle faaliyet gösteren kurumlar şeklinde sürdürülmektedir. Bunun yanında özellikle sivil toplum anlayışının yaygınlaşmasına paralel olarak gayri resmî kişi ve kurumlarca, başta eğitim ve öğretim olmak üzere pek çok alanda hayır faaliyetlerinde bulunan vakıf ve dernekler kurulmaktadır.

(Hayır konusunda daha geniş bilgi edinmek isteyen okurlarımızın TDVİslam Ansiklopedisinde Mustafa Çağrıcı ile Kürşat Demirci’nin makalelerine bakmalarını tavsiye ederim.)

Diğer Dinlerde Hayır. Geleneksel topluluklarda hayır kavramının umumi bir sınıflama ile iki farklı anlam çerçevesinde ele alındığı görülür. Bunlardan ilki, sosyal bir nitelik olarak iyilik yapma anlayışı ile alâkalıdır ve bu anlamda hayrın değer kavramına yönelik bir mahiyeti vardır. Diğeri felsefî ya da dinî bir doktrinin oluşmasına zemin hazırlayacak şekilde hayır ve şerrin kaynağı problemiyle ilgilidir ve pek çok dinde bu problem, yaratılış konusuyla irtibatlandırılarak temel bir doktrin çerçevesinde genişçe işlenmiş bulunmaktadır.

Hayır kavramı maddi anlamıyla öne çıkarken “Ya hayır söyle ya sus!..” şeklinde yaygın olarak kullanılan sözün aslı, Hz. Muhammed’in bir Hadis-i şerifinde “Allah'a ve ahiret gününe inanan ya hayır söylesin ya da sussun.” Şeklinde yer alırken, bizim manevî yönümüzü de içermektedir.

Hayır kavramı Türk Milletini millet yapan en önemli değerlerimizden birisidir. Tarih içerisinde “Türk Milleti nedir?” sorusunun cevabını oluşturanen başta gelen değerlerimizden birisidir.

Düğünlerdeki yemek vermeler, her türden sosyal olayın; asker uğurlama, Hacca gönderme, Hac’dan karşılama, ölenlerin anılması, yağmur duası, Hıdrellez, Nevruz vb toplantılardaki yemeklerin oluşumundaki temel değer de hayır kavramıdır.

Şehirlerde lokma hayrının yaygınlaşması da bizim insanımızın gönlünde yatan hayır kavramının dışa vurumundan başka bir şey değildir.

Sözün burasında bir kere daha Aydın İl Müftülüğü ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Aydın Şubesi tarafından, 6 Şubat depremlerinde yıkılan cami ve Kur’an kurslarının yeniden inşası için “Deprem Bölgesine Bir Tuğla da Senden Olsun.” Denilerek hayır çarşısı kurulmasını takdirle karşılıyoruz. Hayır yapmak isteyen vatandaşlarımızın Aydın İl Müftülüğüne giderek bağış yapabileceklerini ve hayırseverlik duygularını yaşayabileceklerini hatırlatarak yazımı noktalamak istiyorum efendim…

GÜL/AYDIN… SEVGİLERİMLE…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.