Ya bıçaklayarak, ya ayağına sıkacak...!

Ya sevgilisi, yakınları eşi ve çocuklarına teker teker kurşun sıkıp vahşice öldürecek, sonra da polis gelince kendi tabancası ile son kurşunu başına sıkıp intihar edecek...!

Hele kıt kanaat geçinen gariban anne, baba, nine ve dedelerin suçu ne?

Genç delikanlının uyuşturucu almak için harçlık vermemesi mi ?

İşte yandın, bıçak elde anne babasına, büyüklerine hemen saldırmaya başlıyor o genç evladımız.

Veya başka sebepler.

Arkadaşıma yan baktın, ya da laf attın...

Benimle barışması vb. ıvır zıvır sebepler...!

Geçen gün gene gençlerden Pelin Üçtepe adlı bir genç kız; sevgilisini öldürdükten sonra arkadaşını arayıp "bıçakladım be kanka.. ! " diyor.

Bu ve buna benzer her gün yüzlerce içimizi acıtan, toplumun barış ve huzurunu bozan üzücü olaylara tanık oluyoruz.

Bir ay öncesi falandı Efeler İlçesi Kurtuluş mahallesindeki bir kahvede bin lira için adam bıçaklayıp öldürdükleri konuşuluyordu.

İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?

Böyle freni patlamış kamyon gibi nereye gidiyoruz sorusunu sormaktan kendimizi alamıyoruz.

Dünyaca ünlü şairimiz Nazım Hikmet:

Bir dostuna, yani bizlere şöyle diyor:

" Hoş geldin!

Biz bıraktığın gibiyiz.

Uzaklaştık biraz daha

Taşı kırmakta .

Dostu düşmandan ayırmakta."

Şair, bir gerçeği ifade etse de, biz uzaklaştık dostu düşmanı ayırmaktan.

Adam açık açık söylüyor yaptığı hainlikleri.

"Cemal " kod adlı PKK' lı Mehmet Nuri Tiryaki hain eli kanlı terörist: 24 Mayıs 1993 tarihinde Bingöl- Elazığ karayolunun kesilerek 33 askerin şehit edilmesini anlatıyor ve şu itirafta bulunuyor:

"Yaptıklarımdan pişman değilim. Kırsal alanda 33 Türk askerinin öldürülmesi eylemine katıldım. Askerlerin paraları ile elbiselerini gaslettik, diğer yolculara örgütün propagandasını yaptık. Silahlı çatışma sırasında kolumdan yaralanarak sakat kaldım."

Mesele insan yetiştirmek. Mesele eğitim meselesi, ahlâk meselesi. Modernleşme ile birlikte kendi kimlik ve milli benliğimizi kaybetmeden, yani yabancılaşmadan çağdaşlaşan bir anlayışla gelecek insan profilimizi hazırlayabilmeliyiz.

İyi bir eğitim alan ülkesine karşı sorumluluk duyan beyinler, nice başarılı hizmetlere imza atmış örnek bilim insanı şahsiyetler de var.

Tıp alanında pek çok kalp hastasını sağlığına kavuşturan Prof. Dr.Aka Aksa’nın dediği gibi:

"45 yıllık meslek hayatımda 10 binden fazla kalp ameliyatı yaptım. Elimi sürdüğümde her kalbi severim, okşarım, sonra ameliyata başlarım. Nakilden önce de bir Fatiha okuruz."

İşte;

Gönüllere huzur veren, içimizi ferahlatan yetişmiş güzel bir insan...!

Nobel ödülü alan ünlü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar Hoca da;

"Benim kozmik şifrem Kutadgu Bilig'dir. Ortak değerlerimiz ve kolektif bilincimizi koruyarak bilim ve teknolojide ilerlediğimizde, Türk Devletleri ' nin gücünü daha net görecektir. Gençlerimizi bu ruhla inşa edebilirsek, Türk Dünyası sadece bilimde değil,her alanda insanlığa liderlik edecektir. Bu kızıl elmadır. "

Güzel olan her şeyin yitirilmiş bu çağda; Bereketli vatan topraklarına barış,sevgi ve kardeşlik tohumları ekenler....Kızıl Elma yolunda gönül bahçemize bir fidan, bir çiçek dikenler....!

Bu güzelliklerin okyanus gibi olması için her zaman, her yerde bir adım öne çıksın.

Kalın sağlıcakla.