Manisa ağlıyordu… İlçeler, kasabalar, mahalleler, köyler ağlıyordu.
Kadın, erkek, genç, ihtiyar, esnaf, üretici ağlıyordu.
Manisa Büyükşehir Belediye Meclisi ve bütün çalışanları ağlıyordu.
Manisa'nın yüreğine ateş düşmüştü.

Büyükşehir Belediye Başkanı, “Ferdi Baba”ları olan Ferdi Zeyrek’i kaybetmişlerdi.
Bütün gözyaşları; çok genç yaşta kaybettikleri, dürüst, adil, çalışkan ve hiçbir insan ayrımı yapmayan, çok mütevazı kişiliğiyle herkesi seven ve kucaklayan Ferdi başkanları içindi.

Herkesin vurgulayarak ifade etmeye çalıştığı bir gerçek ise; Manisa şehrinin, yakın bir tarihten beri böyle bir insan seli kalabalığında bir cenaze merasimi görmediğiydi.

Gönülleri fethetmek, hizmet ve eserlerle, halkın her kesiminde destanlaşmış hayırlı, iyilik dolu çalışmalarıyla baki kalan gök kubbede hoş bir seda bırakmak ve hep hayırla anılmak… Zannedersem en büyük şeref ve en büyük zenginlik olsa gerek.
Manisa halkına da bu gurur, bu şeref yeter.

Zaten yer altı, yer üstü, Soma linyit madeni ve pek çok madenleri olan; tütünü, üzümü, bağcılığı, meyve-sebze ve kirazı, pamuğu, zeytini, mesir macunuyla çok çeşitli ekonomik, tarım, sanayi, turizm ve eğitim potansiyeli ile tarih zengini, Ege’nin incisi bir şehzade şehrimizdir.

Böylesine çok güçlü dinamikleri olan bir ilin şehr-i emini olmak sorumluluğunda bir Belediye Başkanı olarak; yerel yönetimlerde ve genel devlet bürokrasisindeki temel sorunlara koyduğu doğru teşhislerle, daha görevinin birinci yılında 2024 yılı bütçesinden 985 milyon Türk Lirası bütçe fazlası veriyor.

Sadece akaryakıt giderlerinden 1,5 milyon litre tasarruf sağlıyor.
Yapılan her ihaleyi internet üzerinden şeffaf bir şekilde yayınlıyor.
İnternet sitesinden, nereye ne harcandığını kuruşu kuruşuna yazıyor.

Ve başkanlığın sırrı, işte sihirli değnek:
Bu şekilde tüyü bitmemiş yetimin hakkı korunur, halkın belediyelere ödediği harç, rüsum, vergi vb. gelirleri israf etmeden, gerçek ihtiyaçlar için, halkın hizmetinde harcarsan borçlar ödeniyor, üstüne para da kalıyor.

Başkan Ferdi Zeyrek:
“Bu başarı tesadüf değil, hesabını bilen, şeffaf ve liyakat dayalı bir yönetimin eseridir. Biz tasarrufla hizmetin bir arada olabileceğini 1,5 milyon Manisalı hemşehrimizle kanıtlıyoruz. Çünkü artık bu şehirde yönetim anlayışı değişti.” diyor.

Ferdi Başkan; Manisa halkının refah ve mutluluğu için, hak yolda, dürüst bir şekilde hedefine doğru ilerlerken, hortumları, rant mamaları kesilen bazı çevreler başkan ve ailesine rahatsızlık vermeye, hatta tehdit etmeye başladıklarını iki üç televizyon programındaki açıklamalarından öğreniyoruz.

Ey Manisa’nın kul hakkına gözü olanlar, şimdi başınız göğe mi erdi?
Başkan, bir elim kaza sonucu bütün uğraşmalara rağmen Hakk’ın huzuruna kavuştu.

Ülkemizde para, akçe, imar, rant, ihale, gayrimenkul, altın, döviz vb. uğrunda kirli siyaset ve kirlenmiş siyasetçileri de kullanarak; 85 milyonun hakkını yiyerek, haksız ihale alanlar…
Ve 3,5 günlük dünyada siyaset kurumunun sağladığı imkân ve yetkilerle haksız yere zengin olanlar…!

Her il, her ilçe, her büyükşehir, vilayet ve bakanlıklar…
Kendi siyasetini ve siyasi ikbalini uğruna hep ben kazanmalıyım, hep kamu kaynaklarını kullanarak ben iktidarda kalmalıyım anlayışı; bütün belediye ve kamu kurumlarını “insan ve halk” odaklı, hakkaniyetli, adaletin, şeffaflığın, dürüstlüğün merkezinden uzaklaştırmıştır.

Senin adamın, benim adamım, o parti, bu parti partizan kayırmalar; hem ülkemizin sosyal ve ekonomik barışını bozmuştur.
Yani açıkça fakir fukaranın hakkı, kul hakkı yenmiştir.

İşte Anadolu irfanının yürek sesi, halk ozanımız Aşık Veysel:

"Başkasının baharını çalanın,
Bahçesi çiçek açmaz..!
Başkasının güneşini kesenin,
Üzerine güneş doğmaz.
Hâlâ anlamadınız;
Kötü niyetle iyi murada varılmaz…!"

Yüreği Manisa şehrine hizmet sevdasıyla dolu olan bu genç kardeşimizin vefat haberi üzerine bazı basın yayın organlarında;

“Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek çarpıldı.” şeklinde, daha sonra da;

“Manisa Büyükşehir Başkanı Ferdi Zeyrek, evinde elektrik çarpması sonucu Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi’nde tedavi altına alınan CHP’li Zeyrek’in geberdiği öğrenildi.”

Ne kadar çirkin, ne kadar iğrenç bir ifade…
Ve bu çirkin ifadeler; cenazeye katılan Ankara başta olmak üzere bütün büyükşehir belediye başkanlarını, Ege’nin dört bir köşesinden gelen sevenlerini ve bütün Manisalı hemşehrilerini çok derinden üzmüş ve yaralamıştır.

Bu tür nefret söylemleri, bir cenazenin arkasından söylenecek kötü sözler; ne İslam diniyle ne de dindarlıkla uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur.
O çirkin, kem söz ise söyleyene aittir.

Tam yeri geldi; Bursa Eğitim Enstitüsü’nden okul arkadaşım, eğitimci, şair ve yazar Celal Gök hocamın şu kıtası aklıma geliverdi:

"Dünde kaldı bir fincan kahvenin hatırı…
Çay muhabbeti, zaten dünden bitti..!
Sevda tarih oldu, öksüz…!
Sevgiyi bilerek öldürdüler…!"

Gene ilahi nizamda denir ki:

"Güneş elmayı tatlı yaparken, biberi de acılaştırır…!
Kabahat güneşte değil, ürünün genlerindeki karakterindedir."

İslam’ın yüce Peygamberi Hz. Muhammed (S.A.S.) şöyle buyuruyor:

"Bir mümin, kendisi için istediğini Müslüman kardeşi için istemedikçe imanı kâmil bir mümin olamaz. Ölüleriniz hakkında hayırdan başkasını söylemeyiniz."

Hepimizin ruhunu rahatlatan, vicdanını teskin eden bu hadislerden sonra ne denebilir ki?

"Sevenlerin gönlünde sevilen ölümsüzdür." diyor Muhsin Yazıcıoğlu.

Sonsuzluğa uğurladığımız, çok sevilen Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı değerli kardeşim Ferdi Zeyrek’e Allah’tan rahmet; kederli ailesine, eşi Nurcan Hanım’a, sevgili evlatları Nehir, Elif ve Zeynep kızlarımıza, bütün seven Manisalı hemşehrilerine sabır ve başsağlığı diliyorum.

Ruhu şad olsun.
Mekânı cennet olsun.

Başın sağ olsun Ege…
Başın sağ olsun Türkiye…

Kalın sağlıcakla.