İslamcı olarak isimlendirilen, kurum, oluşum, kişi ve siyasetçilerin aklına, İslam dünyası denildiğinde nedense hep Filistin, Gazze, Keşmir, Arakan gibi bölgeler geliyor. Ama Irak Türkleri, Suriye Türkleri, Doğu Türkistan, Azerbaycan- Karabağ, Çeçenistan, kırım Tatar Türkleri, Fars işgali altında 40 milyon Oğuz Türkünün bağımsızlığı için mücadele veren Güney Azerbaycan Milli uyanış Harekatı(GAMOH) gibi Türk yurt ve topluluklarının maruz kaldıkları zulümler, sıkıntılar, baskılar, esaret, zorunlu göçe tabi tutma, soykırıma maruz kalmaları onları hiç ilgilendirmiyor. Galiba bu Türkleri Müslüman’dan da saymıyorlar. Türklük mü dediniz? Geçiniz..TÜRK kelimesi bile tüylerini diken diken etmeye yetiyor.

05.MART 2012 Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonunda, Dünya Türkmenler Birliği Genel Başkanı Av. İsmail Demirdüzen ve arkadaşlarının girişimleriyle düzenlenen ‘Ortadoğu Barışında Türkmenlerin Rolü’ konulu bir panel yapıldı. Vaat edilen! Topraklarda Büyük İsrail’i oluşturma projesi kapsamında Büyük Orta Doğu Projesi ( B.O.B )un eylem planı doğrultusunda sıra Suriye’ye geldiğinde emperyalist stratejik ortaklarımızın gazına gelip ya allah bismillah diyerek Suriye’ye daldığımızın hareketli günleriydi. Çağ Üniversitesi Uluslar arası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Esat Arslan’ın yönetiminde gerçekleştirilen panelde en büyük ilgiyi çeken, Suriye’den ve Irak’tan gelen konuşmacılardı. Suriye’de 3,5 Milyon Türk’ün yaşadığını söyleyen Türkmen Cephesi başkanı Bekir Atacan “Tek umudumuz olan, kanımız canımız olan Türkiye, İstanbul’da ve Antalya’da Suriyeli Muhaliflerle yaptığı toplantıya Türkmen Cephesinden bir temsilci almadı. Kürtlerin temsil edildiği, Müslüman Kardeşlerin, Arapların ve 10’larca etnik gurubun temsil edildiği toplantıya Türkmen Cephesinin davet edilmemesi bizleri derinden yaralamıştır” diyerek Türkmenlerin feryadını dile getirmişti..

Irak Türkmen Cephesi temsilcisi Av. Sadun Köprülü “Humus’un yüzde 90’ı Türkmen’dir. Hama şehri de öyle çoluk çocuk demeden acımasızca insanlarımız katlediliyor. Daha da ötesi masum kadınlara tecavüz etme ahlaksızlığını da yaparak insanlıktan çıkıyorlar. Bizim tek isteğimiz; canımız, kanımız ve ana damarımız bildiğimiz ve bilmeye devam edeceğimiz Türkiye bize sahip çıksın. Bakın Türk Dışişleri Antalya ve İstanbul’da Baas rejimine karşı hareket başlatan muhaliflerle görüşmeler yaptı ama 3,5 Milyon Türkmen Cephesinden bir tek temsilci o toplantılarda yoktu. Türkiye bize sahip çıkmazsa kim çıkacak? Diyerek feryadını dile getirmişti.

Türkmen cephesi komutanı Heysem Tobalca; “köyümüzü, malımızı ve ırzımızı, Beşar Esad’ın askerlerinden korumak için mücadele verdik. Çok kısıtlı imkânlarla bunu başardık. Bayır’ı Esad’ın askerlerinden temizledik. İnşallah bir daha bu topraklara ayak basamayacaklar. Fakat acil olarak silaha ihtiyacımız var. Bizlere silah desteği verilirse, Türkmenlerin cesareti, mertliği ve savaşçılığını herkese göstereceğiz” diyerek yardım feryadını dile getirmişti..Türkiye yi idare edenler,3 yıl önceki bu Türkmen çığlıklarını kulak arkası etmeseydi,gereken silah malzeme ve teçhizatı yeterli oranda verseydi,Türkmen kardeşlerimiz yurtlarını kaybetmeyeceklerdi…

Türkmenler Irak ta, Suriye’de önemli bir unsurdur. Sadece Suriye de 3.5 milyon Türkmen Şam’da Halep, Humus, Hama’da yaşıyorlar. Ancak maalesef ne Emperyalist aktörler ne Suriye muhalefeti, ne de Suriye rejimi tarafından yeni oluşumda isimleri dahi zikredilmiyor. Bugüne kadar binlerce Türkmen katledildi. Ancak Türk basını buna hiç ehemmiyet vermedi. Suriye Türkmenleri de buna çok kırgın. Türkiye, dünyadaki tüm Türkler, Türkmenler için ana vatandır. İster Irak olsun ister başka bir yer olsun. Bunun yanı sıra aslında bütün mazlumların anavatanıdır. Iraklıların, Filistinlilerin hatta Kürtlerin…

Suriye Muhalefet Ordusuna her türlü silah, örgütlenme, lojistik desteği veren, Kobani’nin ve Türkiye sınırına paralel uzanan Kürt kantonlarının İŞİD’in elinden alınıp, Kürtlere terk edilmesinde, yoğun çaba sarf eden,lojistik olarak destekleyen,tam da 29 ekim günü Kürt Peşmergeleri ne koridor açıp bu kantonların Kürtlere kazandırılmasında adeta yırtınan Türkiye yi yönetenlerin, soydaşlarımız olan Türkmenlere gerekli desteği yeterince vermeyip,Türkmenlerin  adeta ölüme terk edilmelerinin izahı sizce nedir?

Siyonisti, Emperyalisti, Rus’u Arap’ı, Kürd’ü kendi çıkarları için Suriye’de harıl harıl çalışıp ortak düşman olarak da Türkmenlere saldırdıkları bir ortamda, Türkiye’yi yönetenler soydaşlarımız Türkmenlere Rus uçaklarına karşı kullanabilecekleri sistemleri, Türkmen yurtlarını layıkıyla savunabilecek yeterli desteği,silah teçhizat ve malzemeleri vermiş olsaydı,bugün Türkmen Dağı ve diğer Türkmen yurtları işgal edilemeyecekti…Halep tamamen düşme durumuna gelmeyecekti. Türkiye’nin kendi çıkar ve varlığını devam ettirebilmesinde çok önemli faktör olan, soydaşlarımız Türkmenleri yok kabul etmesi, görmezden gelmesi,gerekli desteği vermemesi gaflet delalet değilse ihanet olarak algılanır. Türkiye Türklüğü gerek Irak ve gerekse Suriye Türkmenlerine her türlü desteği vermek zorundadır., Irak’ta ve Suriye’de Türklük yok edilirse, Türkiye de yok olmaya mahkum edilir. Türkiye kendini emniyette hissetmek istiyorsa, hem Irak hem de Suriye Türklüğüne yani soydaşlarına, tabii uzantılarına, Türk varlığına sahip çıkmak zorundadır. Unutulmasın, Türkiye’nin güvenliği, Irak ve Suriye’den geçer.

Yüce Allah, siyonist, emperyalist faaliyetler karşısında oynanan oyunları tersine çevirecek şuur, irade birlik ve gücü Türk İslam dünyasına ihsan etsin. Âmin.