CHP, 24 Haziran’da yapılan seçimlerde tam bir çıkmaza girdi.

Neden mi?

Anlatalım..

Aydın’da milletvekili adaylarının belirlenmesi ve sıralamasın da çok büyük bir yanlışlık oldu. Bilindiği gibi CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan milletvekili aday listesinin birinci sırasında yer aldı.

Sayın Bülent Tezcan Türkiye kamuoyunda kabul görmüş bir isim. Böylesine önemli bir ismin Ankara, İstanbul gibi anakentlerde aday yapılması gerekirken, Aydın’dan aday gösterilmesi yanlış oldu. Zira partide ikinci adam olması ve işlerinin yoğunluğu nedeniyle Aydın’a fazla zaman ayıramadı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 15 milletvekilini göndererek İYİ Parti’nin seçimlere girmesini sağlayarak tüm dünyaya demokrasi dersi verdi. Bu milletvekilleri arasında Hüseyin Yıldız’da vardı. Genel başkanın emrini yerine getirdiği için mi bilinmez, Hüseyin Yıldız ödüllendirilerek listenin ikinci sırasına kondu. Oysa ikinci sıraya değil hiç aday yapılmaması gerekirdi. Çünkü araştırmacı yazar Ergün Poyraz, Yıldız hakkında bir dizi iddialarda bulundu. CHP’li bazı vatandaşları dolandırdığını ve bu nedenle milletvekili maaşına haciz geldiğine dair ünlü yazarın iddialarına yanıt vermeyerek adeta kabullendi. Böyle birinin aday yapılması CHP’ye zarar verdi.

Listenin üçüncü sırasında Avukat Süleyman Bülbül vardı. Sayın Bülbül’ü dürüst ve çalışkan biri olarak bilirim. Bülent Tezcan’ın desteğiyle CHP Yüksek Disiplin Kurulu’na seçildiği söylendi. Ancak geçmişte girdiği önseçimlerde listeye girememişti. Ama şimdi milletvekili. Başarılı olacağına inanıyorum

Söke’de Cumhuriyet Savcısı olmanın dışında Aydın’la bir bağı olmayan Mustafa İberya Arkan listenin dördüncü sırasındaydı. 1975 yılından itibaren Aydın’da ikamet ediyorum. İl Kültür ve Turizm müdürlüğü yaptım. Kaleme aldığım köşe yazılarında siyasi değerlendirmeler yapan, siyasete ilgili, siyasi gelişmeleri takip eden biriyim. Her partiden siyasilerin çoğunu yakından tanırım ama dördüncü sıra adayı Arıkan’ı ne işittim ne de tanıdım. Tanımadığım gibi çevremde kendisini tanıyan birine rastlamadım. Aday listesinin açıklanmasından sonra ‘kim bu Mustafa Arkan’ dedim. Sonradan öğrendiğim kadarıyla kız kardeşi Aydın Büyükşehir Belediyesi’nde çalışıyormuş… Sayın Arkan çok yetenekli bilgili bir insan olabilir. Ama toplum tanımadığı adaya oy vermiyor. O nedenle Sayın Arıkan’ın da dördüncü sıradan aday olması yanlış bir seçim olmuş diye düşünüyorum.

24 Haziran seçimleri AKP Aydın’da oylarını yükselterek sekiz milletvekilliğinden dördünü kazandı. CHP Aydın’ın 17 ilçesinde düşüş yaşadı. Aydın Büyükşehir Belediye başkanlığı başta olmak üzere CHP’li başkanların görev yaptığı Efeler, Kuşadası, Söke’de birinci parti CHP olsa da oylarında düşüş görüldü. Çine, Bozdoğan, Koçarlı, Karacasu ve Sultanhisar’da ise birinciliği AKP’ye kaptırdı.

Verdiği destekle CHP’nin gururu haline gelen Aydın’da AKP, 17 ilçenin 12’sinde birinci parti oldu. Bu da CHP belediye başkanlarının halkla kaynaşıp bütünleşemediğini gösteriyor. Seçim sonuçlarından CHP’li başkanların vebali yok mu? Neden bu duruma düşüldü diye kendilerini sorguluyorlar mı?

Haydi, onlar sorgulamıyor, kendilerine göre mazeretleri var diyelim. İl yönetimi ne iş yapıyor? Genel merkez neden sorgulamıyor?

Bundan sonra CHP, genel merkezinden, milletvekillerine, belediye başkanlarından, il örgütüne, ilçe yönetimlerine kadar sorumluluk alan herkes şapkalarını önüne koyup, ‘nerede yanlış yaptık’ diye düşünmelidir. O makamlar, keyif çatma, kapris yapma yeri değil, halkın sorunlarının çözüleceği makamlardır.

Herkes kendini gözden geçirmeli, aynaya bakmalıdır.  Aksi halde CHP’ye gönül verenlerin umudu hepten yok olacak. ‘Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak’ sözünü hatırlatmak isterim. Böyle giderse CHP, eldeki belediyelerden de olacak.

Bu düşüncelerim birilerine acı gelebilir.

Unutulmamalıdır ki; dost acı söyler ama doğruyu söyler.

Benden söylemesi.