Ahmet KELEŞOĞLU

Ahmet KELEŞOĞLU

Yalçın Dinçer’e kalemim esas duruşta

Aydın toprakları yeryüzünün tarihine iblağ olan miladında, benzerine az rastlanan tarih ve kültür mirasını bünyesinde taşımaktadır. Öyle ki; Bu Jeolojik avantaj, bırakın Türkiye'yi Dünya'da bile eşine az rastlanan bir üstünlüktür.

Alabanda Gerga (Çine), Apollon Tapınağı Milet (Didim), Tralleis (Efeler), Magnesia (Germencik), Alinda (Karpuzlu), Afrodisias (Karacasu), Harpasa, Mastaura (Nazilli), Nysa (Sultanhisar), Priene (Söke). 

Dünyanın neresinde bu kadar Tarihi ve Medeniyeti üzerinde barındırmış bir toprak parçası vardır? 

Sadece bu kadar mı? Komşu İllerde, Denizli Pamukkale'de Hierapolis, Selçuk'ta Efes Antik Kenti ve Meryem Ana Kilisesi. Ve daha birçoğu.

Bir milyonu geçen nüfusu ve dört milyonu geçen Turist ziyareti ile taçlandırılmış kutsal topraklar, Aydın.

Aydının Tarihe Kültür ve Medeniyete yaptığı tanıklığı anlatmaktan sizlere anlatacağım konu başlığını bile yazmaya zaman bulamıyorum. Ama hiç önemli değil. Birkaç üstün yüce Aydın bilgisinden sonra konuya gireceğim nasıl olsa. Sizlere güler yüzlü sıcak insanların yaşadığı Aydın şehrini anlatırken Tralles’in Milattan sonra Lidyalılar döneminde en parlak dönemini yaşadığını ve o dönemden bugüne izler taşıdığını da söylemeliyim. 

Osmanlı döneminde ilk halk ihtilalinin resmi kayıtlara geçtiği, zulüm ve haksızlıklar karşısında adaleti yüksek seviyede ilk talep eden Atçalı Kel Mehmet Efe'yi söylemeye hiç lüzum yok

Vali-i Vilayet, Hademe-i Devlet, Atçalı Kel Memet" Yani "Vilayetin Valisi, Devletin Hademesi..." Devlet adına söylenmiş bu ne büyük bir sözdür. Bu ne büyük bir yürektir.

"Su elin, çeşme elin, tekne Atçalı Kelin." Halkı için yöresi, Efesi, Kızı, Kızanı, Zeybeği için yapılan bu ne anlamlı bir iyiliktir. 

Eğer bundan önce; "Aydın'ın tarihinde başka ne var?" diye düşünürseniz, "sosyal bir adaletsizliğe karşı ne olmuş" derseniz? Çok daha eskiye de gideriz. 

Gideriz ve deriz ki; "Serez Çarşısında asılan Devrimin ilk mimarı Şeyh Bedrettin'in en önemli müridi de Aydın'ın Torlak mevkiine adını veren, öz Aydınlı yiğit, Torlak Kemal'dir" deriz,

Yüzünüzü nereye çevirirseniz çevirin, tarihin hangi derinliklerine inerseniz inin, başınızı dik tutup yukarılarda taşımak için bir Aydınlı olarak çok nedeniniz olacaktır.

O yüzden; Heredot'un, "Gökyüzünün Altındaki En Güzel Yeryüzü" sözü rivayetin çok ötesinde gerçeklerin ta kendisidir. 

Daha yakın tarihlere mi gidelim. Gidelim izninizle, Yedi Eylül direnişi ve Dokuz Eylül kurtuluşunda İzmir İlk boğazlaşmasının  anahtarıdır Aydın. 

Yedi Eylül yoksa Dokuz Eylül yoktur. 

İlk kurşunun sıkıldığı Kuvvacıların ilk örgütünün topraklarıdır, Aydın. Aydın demek Yörük Ali demektir. Aydın demek Çete Emir Ayşe demektir.

Uzun bir girizgah oldu kusura bakmayın!

yalcin-dincer.jpgBu kutsal medeniyetin bugüne gelen zaman diliminde, sizlere Çineli Eczacı Tiyatro Yönetmeni, Oyun yazarı, Dramaturg, Oyuncu merhum Yalçın Dinçer için geç kalmış yazı ve ahde vefa borcunu yerine getirmek adına tüm benliğimle kalemimin beynimin ve zihnimden akan tüm kelimelerin esas duruşa geçtiğini söylemek isterim.  

Yalçın Hoca'ya Aydın halkı çok şey borçludur. Unutmayın ki, Yıldız Kenter, Şükran Güngör Şehir Tiyatrosuna geldiğinde, "Kocamın evine geldim" demiştir. Bu ne büyük bir gururdur. Şükran Güngör, Yalçın Hocanın akrabasıdır. Yalçın Hoca bundan hiç bahis geçmeyecek kadar mütevazi bir insandır. Peki Yalçın Hocanın Şükran Güngör Tiyatrosu, Aytepe Amfi Tiyatrosu ve Muzaffer İzgü Sahnesinin yapımında bilfiil ve mücadele içinde özveri ile çalıştığını biliyor muydunuz? Birçok Belediye Meclis Üyesinin İhale ve çeşitli kazanımlar peşinde olduğu bu dönemlerde, Yalçın Hocanın Meclis Üyesi olduğu halde yıllarca Aydın Belediyesinde ücretsiz Genel Sanat Yönetmenliği yaptığını biliyor muydunuz? Sırf Sanat Aşkı yüzünden Eczanesini ihmal edip sonrada devretmek durumunda olan Tiyatro duayeni Yalçın Dinçer'i acaba ne kadar tanıyoruz? Şehir Tiyatrolarının Yönetmenliğini yaptığı dönemlerde, sahneye koyduğu onlarca oyunun dakikalarca ayakta alkışlandığı ve bu esnada Yalçın hocanın büyük bir vakur içinde "katar katar" duygu yüküyle salonun en arkasında bir köşede sessizce oturup olanları izlemesi ve hiçbir zaman, "ben yaptım, benim eserim" demeyerek tüm başarı ve taltifi ekibin tamamına dağıtması günümüzde rastlayabileceğimiz bir davranış mıdır? Doktor Hidayet Sayın ile görüşmelerinde, tarihçi yazar Turgut Özakman ile olan birlikteliğinde ve Muzaffer İzgü ile karşılıklı diyaloglarında Yalçın hocanın naifliği ve kibarlığına kaç kişi şahidiz? İşte böyle üstün kişilikli ve erdemli bir insandı Yalçın Hoca. Bugün Yalçın Hocanın Aydın halkına bıraktığı maddi olarak ölçülemeyecek düzeydeki yüksek mirasının kıymetini layıkıyla bilmeliyiz. Onun Aydın'ın geleceğine tüm yaşamını adadığını hasta yatağında bile Aydın için verdiği mücadeleyi unutmamalıyız. Kimler biliyor ve takdir ediyor? Onu üzen insanlar bugün şapkalarını önlerine koymuştur umarım. O öyle gönlü büyük bir insandı ki, her şeye rağmen yinede affederdi. 

Bugün Aydın'da Şehir Tiyatrosu varsa ve Aydın'da Kültür ve Sanat faaliyetleri adına çalışmalar devam ediyorsa, burada en büyük pay Eczacı Yönetmen Yalçın Dinçer  Hocanındır. Tıpkı Çine'de ilk Tiyatroyu kuran babası Ali Dinçer gibi. Çünkü babası Ali Dinçer, Yalçın Hocaya, "İz bırakmayacaksan yürümeyeceksin bu yolda" demiştir. 

Sizlere yazımızın başında Aydın Medeniyetinden bahsetmiştim. 

İşte bu Medeniyete layık olan ve hakkını veren, Aydın Tarih ve Kültürünün yine yüzyıllar sonra tarihin miladında yerini alacak olan kişidir Yalçın hoca. Tarih kahramanlarını yaptıkları ve kazandırdıkları ile ölçer. Tarih Faziletin dürüstlüğün ve çalışkanlığın çetelesini tutar. Not alır. Yalçın Hoca, çok ileriki yıllarda bile kendinden söz ettirecek unutulmaz eserlere imzasını atmış ve gelecekteki Aydın Kültür ve Sanatındaki yerini çoktan almıştır.

Şimdi sıra onun bu mirasına saygı duyarak sahip çıkmak onun adına unutulmayacak izler bırakmaktır. 

Işıklarda uyu ruhun şad mekanın nur bahçesi olsun Yalçın Hoca.

yalcin-dincer-1-002.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum