M. Kemal Yılmaz’ın Ardından

Daha dün gibi,

Zaman dediğimiz su gibi akıp gitmekte…

M. Kemal Yılmaz Hocanın 9 Mart 2013 günü, vefatının üzerinden tam bir yıl geçti.

Kendisini rahmetle analım, kendileri Aydınımızın önemli değerlerindendir.

mustafa-kemal-yilmaz-001.jpgYazdığım “Karaçakal Yörükleri” kitabımla sağ olsunlar, o zamanın AGC yönetimi 2008 yılı ödüllerinden olan “M. Kemal Yılmaz Özel Başarı Ödülü” ile ödül alma mutluluğunu köylülerimiz ve akrabalarımızın da katılımıyla hep birlikte yaşadık, adını da andık.

Aradığımda bir süre ağladı, derinden gelen bir ses ile,

“Bu ödülün verildiğini duydum da ama beni hiç arayan, soran olmamıştı.” dedi.

Hocamız nazik ve düşünceli idi.

Kendisine gönderdiğim kitaplarımdan TBMM ve Milli Kütüphaneye adıma teslim edip demirbaş kayıtlarını yaptırmış. Aynı yerlerden bendenize gelen bilgi ve teşekkür yazılarının hocamızın bir önerisi olduğu anlaşılmaktaydı.

Küçüklüğümde aynı parti safında olan babam ve arkadaşları ile seçim gezisi amaçlı olarak köyümüze iki kez gelen hocamızın adı yabancı değildi ama o günden sonra diyalogumuz arttı.

Bir defasında;

-Sizin köydeki bir bahçıvanda yediğim domatesin tadı tam şuramda duruyor işte…

Demişti.

Bir koli ile yazmış olduğu kitaplarını gönderdi.  Gönderdiği yazılar için bir klasör oluşturdum. O yaştaki birinin çalışkanlığını ve gayretini gördükçe kendi yaşımdan ve gençliğimden sıkılmıştım.

Bir asra yaklaşmış bu delikanlı adama şu gençliğim ile yetişmem mümkün değil diyerek düşündüm. Bir telefon konuşmamızda “Yaz oğlum yaz. Söz uçar, yazı kalır. Yaz her zaman yaz.” Sözleri hiç aklımdan çıkmadı. Kendisi hep yazmıştı, hiç durmadan… “Umurlu Çiçekleri” diyor, “Umurlu’dan çıktık yola” diyor, hoca durmamıştı.

Hocamızın Umurlu Beldesinde adına düzenlenmiş parkta bir sabah çaylarımızı yudumlar iken “Söz uçar, Yazı kalır” ifadesi bulunan heykelini hayranlıkla seyrettik. Ardından yazmış olduğum, “Umurlu Parkında Bir Sabah” adlı yazımı okuduğunda tüm tanıdıklarına göndermiş ve aradı;

-Oğlum eğer iznin olursa bu yazıdan beş yüz kadar fotokopi hazırlayarak o parkta çay içen herkese verilmesini isteyeceğim.

Dediğinde,  “hocam izniniz ne demek” diyerek yanıtladığımda yorgun ama keyifle güldüğünü hatırlarım. Bu fotokopi işini yapıp yapmadığını bilmiyorum.

M. Kemal Yılmaz hocamızın hayatını yazarak aynı adla Aydınımıza bir eser kazandıran şair-yazar ve eğitimci Abdülkadir Güler Hocamızın ellerine sağlık. Kitabında “Umurlu Parkında Bir Sabah” adlı yazımın da yer aldığını görmek de bizi mutlu etti.

Devletten aldığı maaşa el sürmeyip Aydın kültürünün yaşatılması ve geliştirilmesi için kullanan idealist bir kişilik olan Mustafa Kemal Yılmaz, eğitimci, şair, yazar yurtsever bir siyasetçi ve devlet adamıdır. Bakanlık başmüfettişi, yurt dışında görev yapan bir ateşe, Çanakkale’de insanlarımızı hıçkırıklara boğan bir turist rehberi, tam anlamıyla Atatürkçü ve bir vatanseverdir.

Aydın’dan Ankara’ya yolu düşenlerle ilgilenmek, eşlik etmek için kırık kalçası ve koltuk değneğiyle de olsa yetişmeye çalışır, memleket ve Aydın sevdalısı, Aydın için apayrı bir değerdir M. Kemal Yılmaz Hocamız…

Bendenize vefatından 15 gün evvel gönderdiği zarfta bile derlediği haber ve yazıların çıkması, ardından vefat haberi içimi burktu.

Geçtiğimiz yıl Ankara’dan gelip de “çok özledim” dediği Aydın’da vefatı ise yakın dostlarınca, doğduğu kendi öz toprağına adeta bilerek ölmeye geldi, dedirtmiştir.

Aydın Bey Camiinden büyük bir kalabalık ve sevenleri, 13 Mart 2013 Çarşambasında Umurlu’da annesi ve babası Hakkı Çavuş’un yanına götürdü onu.

Allah rahmet eylesin!

Hocamızın yaşam, gençlik ve özlem kokan bir şiiri ile bitirelim;

Ne kadar güzelmişsin meğer

Ey hayat.

Bana bir daha geliver

Şöyle arzu dolu kırıtarak.

Bir nefes koklayıp

Dünya gözüyle bir daha,

Öpmek seni niyetim.

Ateşli bir veda busesi kondurmak alnına

Canım memleketim…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.